Dogma ve Sosyoloji

Stok Kodu:
9786257647687
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
370
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-10-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
12,91
9786257647687
756928
Dogma ve Sosyoloji
Dogma ve Sosyoloji
12.91
İnsanoğlu insani özellikler kazandıktan bu yana şu ya da bu şekilde, çaresizliğini giderebilmek dogmaya sığınmıştır. Böylece rahatladığını düşünmüştür. Ancak dogma, kanıtlanabilir gözlenebilir sayılabilir ölçülebilir tartılabilir ve tekrarlanabilir unsurlardan oluşmadığı için her toplum kendi mitini yaratmıştır. Ancak dogma, çıkara, siyasi beklentilere alet edindiği için de zaman içinde toplumları yönlendiren acımasız bir silaha dönüştürülmüştür. Aynı küreyi paylaşan insanoğlu, yüzlerce din (bugün 20.000 din olduğu varsayılır), binlerce Tanrı (en az 5.000) yaratmıştır. Acaba hangisi daha iyidir ve doğrudur? Bunu hiç kimse yanıtlayamaz. Ancak sosyolojik yapılanmayı büyük ölçüde etkilediği için biz bir bölgeye egemen olan dogmanın sonuçlarını sosyolojik yapılanmadaki yapıcı ve yıkıcı etkilerinden dolaylı olarak görebiliyoruz.Her iki konu da bir kitapçık ile açıklanacak konular değildir. Aslında bu iki başlık altında insanlık tarihi yatıyor desek abartmamış oluruz. Ancak böyle bir kitap serisinde bu iki konuya değinmeden geçme herhalde gözlerimizi bir şeylere kapatmak olacaktı.Ancak bu iki konunun bu kitapla bağlandığını düşünmeyin. Ülkemiz ve bulunduğumuz coğrafyanın dogma ile daha çok alış verişi olacağını, dolayısıyla sosyal fırtınaların kopacağını söylemenin ve yazmanın ciddiye alınması gerektiğini söyleyebiliriz. Yen bir dünya çok yakında kurulacağa benziyor milletler ve insanlar bu yeni düzende hak ettikleri yerleri alacaktır. Bu kitapta yazılı olanlar hakkında siz de gördüklerinizi ve bildiklerinizi, dogmanızdan arınarak masanın üzerine koyup düşünürseniz, ileride (çok uzak bir gelecekte de değil) alacağınız hasarı biraz gidermiş olabilirsiniz. Yaşandıkça yazılı olanları bire bir yaşayacaksınız.
İnsanoğlu insani özellikler kazandıktan bu yana şu ya da bu şekilde, çaresizliğini giderebilmek dogmaya sığınmıştır. Böylece rahatladığını düşünmüştür. Ancak dogma, kanıtlanabilir gözlenebilir sayılabilir ölçülebilir tartılabilir ve tekrarlanabilir unsurlardan oluşmadığı için her toplum kendi mitini yaratmıştır. Ancak dogma, çıkara, siyasi beklentilere alet edindiği için de zaman içinde toplumları yönlendiren acımasız bir silaha dönüştürülmüştür. Aynı küreyi paylaşan insanoğlu, yüzlerce din (bugün 20.000 din olduğu varsayılır), binlerce Tanrı (en az 5.000) yaratmıştır. Acaba hangisi daha iyidir ve doğrudur? Bunu hiç kimse yanıtlayamaz. Ancak sosyolojik yapılanmayı büyük ölçüde etkilediği için biz bir bölgeye egemen olan dogmanın sonuçlarını sosyolojik yapılanmadaki yapıcı ve yıkıcı etkilerinden dolaylı olarak görebiliyoruz.Her iki konu da bir kitapçık ile açıklanacak konular değildir. Aslında bu iki başlık altında insanlık tarihi yatıyor desek abartmamış oluruz. Ancak böyle bir kitap serisinde bu iki konuya değinmeden geçme herhalde gözlerimizi bir şeylere kapatmak olacaktı.Ancak bu iki konunun bu kitapla bağlandığını düşünmeyin. Ülkemiz ve bulunduğumuz coğrafyanın dogma ile daha çok alış verişi olacağını, dolayısıyla sosyal fırtınaların kopacağını söylemenin ve yazmanın ciddiye alınması gerektiğini söyleyebiliriz. Yen bir dünya çok yakında kurulacağa benziyor milletler ve insanlar bu yeni düzende hak ettikleri yerleri alacaktır. Bu kitapta yazılı olanlar hakkında siz de gördüklerinizi ve bildiklerinizi, dogmanızdan arınarak masanın üzerine koyup düşünürseniz, ileride (çok uzak bir gelecekte de değil) alacağınız hasarı biraz gidermiş olabilirsiniz. Yaşandıkça yazılı olanları bire bir yaşayacaksınız.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat