Münevverden Entellektüele; Modernleşme, İslamcılık ve Yerlilik Modernleşme, İslamcılık ve Yerlilik

Stok Kodu:
9786059835015
Boyut:
135-210-0
Sayfa Sayısı:
320
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2015-09-12
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
11,02
9786059835015
451765
Münevverden Entellektüele; Modernleşme, İslamcılık ve Yerlilik
Münevverden Entellektüele; Modernleşme, İslamcılık ve Yerlilik Modernleşme, İslamcılık ve Yerlilik
11.02
Türkiye'de düşünce tarihi çalışmaları oldukça sınırlıdır. Bu sınırlı oluşun temel sebeplerinden birisi Türkiye'de entelektüelin geçmişle problemli bir ilişki geliştirmiş olmasıdır. Düşünsel ve siyasal tecrübeye yönelim ne / nasıl olmalıdır? Tarih Türkiye'de geçmişten bugüne küsülmesi veya barışılması, hesaplaşılması (moda tabirle yüzleşilmesi) ya da her şeyiyle sahiplenilmesi gereken bir politik yönelim olarak ilgi görmüştür. Tarihe bu biçimde yaklaşım aslında şizofrenik bir düşünce dünyasının yansımasıdır. Dahası politik yönelimler de dönemsel ve konjonktürel farklılıklar göstermektedir. Dolayısıyla bir düşünür ele alınırken dönemin koşulları bilinmeli, o koşullardan ne derece farklılaştığı tespit edilmelidir. Meseleye bu şekilde yaklaşıldığında Türkiye'de düşünce dünyasının temel özelliklerinden bir diğerinin entelektüel kamunun neredeyse koro halinde konuşması olduğu görülecektir. Yaşadığı dönemde tek başına söz alabilen, koroda bir ahenk bozukluğu yaratabilen düşünür heyecan uyandırıcıdır. Türkiye'de düşünce tarihinin bir diğer önemli sorunu düşünürlerin önemli bir kısmının aynı zamanda edebî metin de üretmiş olmasıdır. Bu durum ilgili düşünürün kavranması daha zor olan düşünsel yönelimlerinden ziyade daha kolay gözüken edebî metinlerine yönelmeyi beraberinde getirmiştir. Belli bir akademik taassup içerisinde kaleme alınan bu metinlerin de katkısı neredeyse yok hükmündedir. Kenan Çağan bu kitapta düşünce tarihinin bu çok temel iki sorununa, olumlu ya da olumsuz, bir biçimde temas eden entelektüellerin düşünsel nosyonlarına odaklanmaktadır. Tabii ki bu çok temel iki yanlışın tuzağına düşmeden.
Türkiye'de düşünce tarihi çalışmaları oldukça sınırlıdır. Bu sınırlı oluşun temel sebeplerinden birisi Türkiye'de entelektüelin geçmişle problemli bir ilişki geliştirmiş olmasıdır. Düşünsel ve siyasal tecrübeye yönelim ne / nasıl olmalıdır? Tarih Türkiye'de geçmişten bugüne küsülmesi veya barışılması, hesaplaşılması (moda tabirle yüzleşilmesi) ya da her şeyiyle sahiplenilmesi gereken bir politik yönelim olarak ilgi görmüştür. Tarihe bu biçimde yaklaşım aslında şizofrenik bir düşünce dünyasının yansımasıdır. Dahası politik yönelimler de dönemsel ve konjonktürel farklılıklar göstermektedir. Dolayısıyla bir düşünür ele alınırken dönemin koşulları bilinmeli, o koşullardan ne derece farklılaştığı tespit edilmelidir. Meseleye bu şekilde yaklaşıldığında Türkiye'de düşünce dünyasının temel özelliklerinden bir diğerinin entelektüel kamunun neredeyse koro halinde konuşması olduğu görülecektir. Yaşadığı dönemde tek başına söz alabilen, koroda bir ahenk bozukluğu yaratabilen düşünür heyecan uyandırıcıdır. Türkiye'de düşünce tarihinin bir diğer önemli sorunu düşünürlerin önemli bir kısmının aynı zamanda edebî metin de üretmiş olmasıdır. Bu durum ilgili düşünürün kavranması daha zor olan düşünsel yönelimlerinden ziyade daha kolay gözüken edebî metinlerine yönelmeyi beraberinde getirmiştir. Belli bir akademik taassup içerisinde kaleme alınan bu metinlerin de katkısı neredeyse yok hükmündedir. Kenan Çağan bu kitapta düşünce tarihinin bu çok temel iki sorununa, olumlu ya da olumsuz, bir biçimde temas eden entelektüellerin düşünsel nosyonlarına odaklanmaktadır. Tabii ki bu çok temel iki yanlışın tuzağına düşmeden.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat