9786057685452
865209
https://www.hesapli24.com/konstantinopolis-istanbul-ciltli-imparatorluk-baskentinde-mekanin-ve-imgenin-yeniden-insasi
Konstantinopolis-İstanbul (Ciltli);İmparatorluk Başkentinde Mekanın ve İmgenin Yeniden İnşası
36.25
Yüzlerce yıl boyunca Doğu Akdeniz'in başlıca siyasi, kültürel ve ekonomik merkezi olan Konstantinopolis/İstanbul, birçok defa büyük ölçekli kentsel
müdahalelere, iddialı mimari girişimlere sahne oldu. Bu kitap, İstanbul'un bugünkü şeklini almasında önemli rol oynamış böyle bir değişim ve yeniden inşa
dönemine odaklanıyor: Şehrin 1453'te Osmanlı hâkimiyetine girmesinin ardından başlayan, Doğu Roma'nın bin yıllık başkentini Osmanlı İmparatorluğu'nun
payitahtına dönüştürme projesini konu alıyor.
Şehrin Osmanlı egemenliğini simgeleyen anıtlarla donatılması, II. Mehmed'in emperyal vizyonu doğrultusunda ve yeni şekillenen yönetici seçkinler
tabakasının katılımıyla gerçekleşmiş; Bizans mirasının seçmeci bir tavırla sahiplenildiği, Rönesans mimarlığına özgü yeni fikirlerin hayata geçirildiği bu
süreçte, şehrin inşası imparatorluğun inşasıyla iç içe geçmişti. Konstantinopolis/İstanbul, yalnızca şehrin saraylarının, cami külliyelerinin, anıtsal
hamamlarının, konutlarının mimarisini, ticari dokusunun kuruluşunu anlatmakla kalmıyor, idari ve toplumsal bir birim olarak mahalle kurumuna dair
kabullerimizi de sorgulayarak şehrin bu dönemdeki yerleşim örüntülerini yeniden gözden geçiriyor. Aynı dönemde Avrupa'da üretilen ve şehri bir bütün
olarak gösteren tasvirler ile Osmanlı edebiyatındaki İstanbul temsilleri üzerinden Kostantiniyye imgesinin inşasını, içerdiği çokanlamlılık ve muğlaklıklarla
birlikte mercek altına alıyor. Böylece Osmanlı dönemi İstanbul'unun ilk yıllarına dair, hem fiziki mekânları hem de imge ve tahayyülleri kapsayan bütüncül
bir bakış açısı sunuyor.
Çiğdem Kafescioğlu'nun bu çalışması, Bizans dönemi Konstantinopolis'inin kısmen sahiplenilip kısmen yeniden yorumlanarak erken modern dönem
İstanbul'una dönüşme sürecini olanca karmaşıklığı, çelişkileri ve yol açtığı siyasi çatışmalarla birlikte inceliyor. Osmanlı, Bizans ve Avrupa dünyaları
arasındaki kültürel temaslarla şekillenen bu geçiş döneminde yeni başkentin çoğul kimliklerini dikkate alan bir portresini çiziyor.
Yüzlerce yıl boyunca Doğu Akdeniz'in başlıca siyasi, kültürel ve ekonomik merkezi olan Konstantinopolis/İstanbul, birçok defa büyük ölçekli kentsel
müdahalelere, iddialı mimari girişimlere sahne oldu. Bu kitap, İstanbul'un bugünkü şeklini almasında önemli rol oynamış böyle bir değişim ve yeniden inşa
dönemine odaklanıyor: Şehrin 1453'te Osmanlı hâkimiyetine girmesinin ardından başlayan, Doğu Roma'nın bin yıllık başkentini Osmanlı İmparatorluğu'nun
payitahtına dönüştürme projesini konu alıyor.
Şehrin Osmanlı egemenliğini simgeleyen anıtlarla donatılması, II. Mehmed'in emperyal vizyonu doğrultusunda ve yeni şekillenen yönetici seçkinler
tabakasının katılımıyla gerçekleşmiş; Bizans mirasının seçmeci bir tavırla sahiplenildiği, Rönesans mimarlığına özgü yeni fikirlerin hayata geçirildiği bu
süreçte, şehrin inşası imparatorluğun inşasıyla iç içe geçmişti. Konstantinopolis/İstanbul, yalnızca şehrin saraylarının, cami külliyelerinin, anıtsal
hamamlarının, konutlarının mimarisini, ticari dokusunun kuruluşunu anlatmakla kalmıyor, idari ve toplumsal bir birim olarak mahalle kurumuna dair
kabullerimizi de sorgulayarak şehrin bu dönemdeki yerleşim örüntülerini yeniden gözden geçiriyor. Aynı dönemde Avrupa'da üretilen ve şehri bir bütün
olarak gösteren tasvirler ile Osmanlı edebiyatındaki İstanbul temsilleri üzerinden Kostantiniyye imgesinin inşasını, içerdiği çokanlamlılık ve muğlaklıklarla
birlikte mercek altına alıyor. Böylece Osmanlı dönemi İstanbul'unun ilk yıllarına dair, hem fiziki mekânları hem de imge ve tahayyülleri kapsayan bütüncül
bir bakış açısı sunuyor.
Çiğdem Kafescioğlu'nun bu çalışması, Bizans dönemi Konstantinopolis'inin kısmen sahiplenilip kısmen yeniden yorumlanarak erken modern dönem
İstanbul'una dönüşme sürecini olanca karmaşıklığı, çelişkileri ve yol açtığı siyasi çatışmalarla birlikte inceliyor. Osmanlı, Bizans ve Avrupa dünyaları
arasındaki kültürel temaslarla şekillenen bu geçiş döneminde yeni başkentin çoğul kimliklerini dikkate alan bir portresini çiziyor.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.