Kızıl Veba

Stok Kodu:
9786256462038
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
80
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-06-21
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
8,00
9786256462038
804399
Kızıl Veba
Kızıl Veba
8.00
Yıl 2013... Hızlanan kalp atışları, yükselen ateş ve kasılmalar; kızıla çalan yüzler ve vücutlar... Derken telaşsız bir uyuşukluk ağır ağır vücudu kaplıyor, kalbe ulaştığındaysa her şey için çok geç... Bir felaket, çığrından çıkmış bir salgın, yıkıcı bir pandemi dünya nüfusunun tamamının üzerinde telafisi imkânsız bir hasar bırakıyor. Modern kurumlar birbiri ardına çökerken, teknoloji ve bilim işlevini kaybediyor; renkli, capcanlı yeryüzü bir veba salgınıyla tek renge bürünüyor. 1912 yılında yayınlanan Kızıl Veba, kültürün, uygarlığın, hatta kelimelerin anlamını yitirdiği; vahşetin, ilkelliğin ve orman kanunlarının hüküm sürdüğü bir tuhaf devirde, 2073 yılında, Kızıl Öl üm'den sağ çıkmayı başaran bir adam ve vahşi torunlarının toza dumana bulanmış hikâyesini anlatıyor. Tanklar, tüfekler yerini sapan ve mızraklara bırakırken yerle yeksan olmuş medeniyetin hatıraları tek bir kişinin belleğinde canlılığını korumayı sürdürüyor. Jack London'dan uygarlıktan ilkelliğe, imkânsızdan bilinmeze doğru yol alarak gerçekleşen bir kehanet, postapokaliptik bir sarmal...
Yıl 2013... Hızlanan kalp atışları, yükselen ateş ve kasılmalar; kızıla çalan yüzler ve vücutlar... Derken telaşsız bir uyuşukluk ağır ağır vücudu kaplıyor, kalbe ulaştığındaysa her şey için çok geç... Bir felaket, çığrından çıkmış bir salgın, yıkıcı bir pandemi dünya nüfusunun tamamının üzerinde telafisi imkânsız bir hasar bırakıyor. Modern kurumlar birbiri ardına çökerken, teknoloji ve bilim işlevini kaybediyor; renkli, capcanlı yeryüzü bir veba salgınıyla tek renge bürünüyor. 1912 yılında yayınlanan Kızıl Veba, kültürün, uygarlığın, hatta kelimelerin anlamını yitirdiği; vahşetin, ilkelliğin ve orman kanunlarının hüküm sürdüğü bir tuhaf devirde, 2073 yılında, Kızıl Öl üm'den sağ çıkmayı başaran bir adam ve vahşi torunlarının toza dumana bulanmış hikâyesini anlatıyor. Tanklar, tüfekler yerini sapan ve mızraklara bırakırken yerle yeksan olmuş medeniyetin hatıraları tek bir kişinin belleğinde canlılığını korumayı sürdürüyor. Jack London'dan uygarlıktan ilkelliğe, imkânsızdan bilinmeze doğru yol alarak gerçekleşen bir kehanet, postapokaliptik bir sarmal...
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat