İslam Dininin Fıkhi Hükmü

Stok Kodu:
9786257654722
Boyut:
150-230-
Sayfa Sayısı:
372
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-04-14
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
22,22
9786257654722
730497
İslam Dininin Fıkhi Hükmü
İslam Dininin Fıkhi Hükmü
22.22
İnsanoğlu için gerçek hayat, ilim ve irfanla kâbil olacağından, öğrenip öğretmeyi ihmal edenler hayatta olsalar dahi ölü sayılırlar. Zira, insanın yaratılışının en önemli gayesi görüp bilmek ve öğrendiklerini başkalarına bildirmekten ibarettir. Bir ferdin tedbir ve isabetli kararları, o tedbir ve kararların akıl ve mantıkla münasebeti nispetindedir. Akıl ve mantık ise ilim ve marifetle doğru orantılı olarak gelişir. Onun içindir ki, ilim ve marifetin olmadığı bir yerde akıl âtıl, mantık aldatıcı, kararlar da isabetsizdir. Her anne ve baba, çocuklarının kafaları gereksiz bilgilerle doldurulmadan önce onları mutlaka ilim ve irfanla doyurmalıdırlar. Çünkü, hakikat adına boş gönüller ve marifetten mahrum ruhlar, her türlü fena düşüncenin serpilip gelişmesine müsait birer tarla mesabesindedirler. Önceden onlara ne tür tohum saçılırsa daha sonra hasat edilen de o olur. İlim öğrenmekten maksat, bilginin insanoğluna mürşit ve rehber olması ve öğrenilen şeylerle, insanî kemâlâta giden yolların aydınlığa kavuşturulmasıdır. Binaenaleyh, ruha mâl edilmemiş ilimler, sahibinin sırtında bir yük; insanı ulvî hedeflere yöneltmeyen mârifet de bir kalb ve düşünce hamallığıdır.
İnsanoğlu için gerçek hayat, ilim ve irfanla kâbil olacağından, öğrenip öğretmeyi ihmal edenler hayatta olsalar dahi ölü sayılırlar. Zira, insanın yaratılışının en önemli gayesi görüp bilmek ve öğrendiklerini başkalarına bildirmekten ibarettir. Bir ferdin tedbir ve isabetli kararları, o tedbir ve kararların akıl ve mantıkla münasebeti nispetindedir. Akıl ve mantık ise ilim ve marifetle doğru orantılı olarak gelişir. Onun içindir ki, ilim ve marifetin olmadığı bir yerde akıl âtıl, mantık aldatıcı, kararlar da isabetsizdir. Her anne ve baba, çocuklarının kafaları gereksiz bilgilerle doldurulmadan önce onları mutlaka ilim ve irfanla doyurmalıdırlar. Çünkü, hakikat adına boş gönüller ve marifetten mahrum ruhlar, her türlü fena düşüncenin serpilip gelişmesine müsait birer tarla mesabesindedirler. Önceden onlara ne tür tohum saçılırsa daha sonra hasat edilen de o olur. İlim öğrenmekten maksat, bilginin insanoğluna mürşit ve rehber olması ve öğrenilen şeylerle, insanî kemâlâta giden yolların aydınlığa kavuşturulmasıdır. Binaenaleyh, ruha mâl edilmemiş ilimler, sahibinin sırtında bir yük; insanı ulvî hedeflere yöneltmeyen mârifet de bir kalb ve düşünce hamallığıdır.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat