Gelibolulu Mustafa Âlî'nin Künhü'l- Ahbârı'nın IV. Rüknünün Kaynakları

Stok Kodu:
9786057244604
Boyut:
160-240-
Sayfa Sayısı:
423
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2023-04-17
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
22,80
9786057244604
768527
Gelibolulu Mustafa Âlî'nin Künhü'l- Ahbârı'nın IV. Rüknünün Kaynakları
Gelibolulu Mustafa Âlî'nin Künhü'l- Ahbârı'nın IV. Rüknünün Kaynakları
22.80
Ali,1541'de Gelibolu'da hali vakti yerinde edebiyatla ilgilenen bir tüccarın oğlu olarak dünyaya geldi. Onun vasatın üzerinde bir zekaya ve edebi kabiliyete sahip olması ve aile münasebetleri bir reaya olarak mümkün olan en iyi eğitimi almasına vesile oldu. 1560'ta İstanbul'da Osmanlı İmparatorluğundaki Müslüman yöneticilerin ve aydınların dahil olduğu ilmiye sınıfında kendisine bir yer veren Sahn-ı Seman seviyesindeki en yüksek medrese eğitimini başarı ile tamamladı. Âli kendisini daima ulema sınıfından birisi olarak görmesine rağmen açıkça söylemek gerekirse hiçbir zaman o sınıfın bir elamanı olmadı. Başından itibaren o bir alim olması için gereken uzun ve zahmetli bir çalışma devresini atlamak istedi. Ve Sultan Süleyman'ı takiben tahta geçen Selim II'nin Konya'da sarayında ilk Farsça divanını sunarak şansını denedi. Yazarımız edebi başarıyla çok gururlanmasına sadece on beş yaşında iken pek mütevazı olmayan Âli mahlasını almış olmasına rağmen yine de bir saray şairi olarak ve prensin musahibi olarak kabul edilmedi. 1562-63'te Ali, iş için İstanbul'daki saraya doğrudan müracaat etti. Fakat yine de kabul edilmedi. Bu geri çevrilişten sonra, Âli prens Selim'in eski olan Mustafa Paşa'nın himayesine girdi. Mustafa Paşa'nın özel sekreteri oldu. Ve patronun ölümüne kadar yirmi yıla yakın bir zaman bu görevi sadakatle yürüttü. Aynı yıl (1562-63) Lala Mustafa Paşa'nın Halep beylerbeyliğine atanması üzerine onunla Halep'e gitti. Sonraları patronuyla beraber kısa fasılalarla görev gereği görev gereği Şam'da Mısır'da sonra Şam'da bulundu. 1568'de Mustafa Paşa Mısır'ın askeri komutanı Koca Sinan Paşa ve Âli'nin daha sonraki patronu sadrazam Sokullu Mehmet Paşa ile (1579) ciddi bir ihtilafa düştü. Fakat bu durum kısa zamanda artık Sultan olan Selim'in (1566-1574) etkisiyle düzeltildi. Ve Mustafa Paşa divan veziri ve musahip olarak terfi ettirildi.
Ali,1541'de Gelibolu'da hali vakti yerinde edebiyatla ilgilenen bir tüccarın oğlu olarak dünyaya geldi. Onun vasatın üzerinde bir zekaya ve edebi kabiliyete sahip olması ve aile münasebetleri bir reaya olarak mümkün olan en iyi eğitimi almasına vesile oldu. 1560'ta İstanbul'da Osmanlı İmparatorluğundaki Müslüman yöneticilerin ve aydınların dahil olduğu ilmiye sınıfında kendisine bir yer veren Sahn-ı Seman seviyesindeki en yüksek medrese eğitimini başarı ile tamamladı. Âli kendisini daima ulema sınıfından birisi olarak görmesine rağmen açıkça söylemek gerekirse hiçbir zaman o sınıfın bir elamanı olmadı. Başından itibaren o bir alim olması için gereken uzun ve zahmetli bir çalışma devresini atlamak istedi. Ve Sultan Süleyman'ı takiben tahta geçen Selim II'nin Konya'da sarayında ilk Farsça divanını sunarak şansını denedi. Yazarımız edebi başarıyla çok gururlanmasına sadece on beş yaşında iken pek mütevazı olmayan Âli mahlasını almış olmasına rağmen yine de bir saray şairi olarak ve prensin musahibi olarak kabul edilmedi. 1562-63'te Ali, iş için İstanbul'daki saraya doğrudan müracaat etti. Fakat yine de kabul edilmedi. Bu geri çevrilişten sonra, Âli prens Selim'in eski olan Mustafa Paşa'nın himayesine girdi. Mustafa Paşa'nın özel sekreteri oldu. Ve patronun ölümüne kadar yirmi yıla yakın bir zaman bu görevi sadakatle yürüttü. Aynı yıl (1562-63) Lala Mustafa Paşa'nın Halep beylerbeyliğine atanması üzerine onunla Halep'e gitti. Sonraları patronuyla beraber kısa fasılalarla görev gereği görev gereği Şam'da Mısır'da sonra Şam'da bulundu. 1568'de Mustafa Paşa Mısır'ın askeri komutanı Koca Sinan Paşa ve Âli'nin daha sonraki patronu sadrazam Sokullu Mehmet Paşa ile (1579) ciddi bir ihtilafa düştü. Fakat bu durum kısa zamanda artık Sultan olan Selim'in (1566-1574) etkisiyle düzeltildi. Ve Mustafa Paşa divan veziri ve musahip olarak terfi ettirildi.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat