Drina'da Son Gün

Stok Kodu:
9786259728520
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
465
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2025-05-12
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
15,31
9786259728520
857373
Drina'da Son Gün
Drina'da Son Gün
15.31
Drina'da Son Gün, Faik Baysal'ın usta kaleminden çıkmış, Yugoslavya'da yaşayan Türklerin, o topraklarla vedalaşmasını anlatan belgesel niteliğinde bir romandır. Balkanlar ve Türkler etle tırnak misali, birbirinden ayrılamazdı. Türkler o topraklar için kanını dökmüş, o topraklar da Türkleri bağrına basmıştı. Balkanlar'da yaşayan Türkler için Drina vatan toprağıydı. İkinci Dünya Savaşı'nın sert rüzgârları insanları savurup köklerinden koparmadan önce Drina sokaklarında gezen Türkler, gün gelip o sokaklarda cehennem azabı çekeceklerini bilemezlerdi. O güne kadar barış içinde yaşanan topraklarda artık istenmez olmuşlardı. Tito öncesi Yugoslavya'da hüküm süren Alman idaresi kendilerine yakın gibi görünse de Türkler, vatanlarında, yani Yugoslavya topraklarında artık can güvenliğinden yoksunlardı. Balkan'ı mesken tutmuş çetecilerin katliam ve tecavüzleri de giderek Türkler üzerine yoğunlaşıyordu. Canlarını kurtarmak için kaçmaktan başka çareleri yoktu. Tek tesellileri göç etmeye zorlandıkları bu topraklara bir gün geri dönmeleri umuduydu.
Drina'da Son Gün, Faik Baysal'ın usta kaleminden çıkmış, Yugoslavya'da yaşayan Türklerin, o topraklarla vedalaşmasını anlatan belgesel niteliğinde bir romandır. Balkanlar ve Türkler etle tırnak misali, birbirinden ayrılamazdı. Türkler o topraklar için kanını dökmüş, o topraklar da Türkleri bağrına basmıştı. Balkanlar'da yaşayan Türkler için Drina vatan toprağıydı. İkinci Dünya Savaşı'nın sert rüzgârları insanları savurup köklerinden koparmadan önce Drina sokaklarında gezen Türkler, gün gelip o sokaklarda cehennem azabı çekeceklerini bilemezlerdi. O güne kadar barış içinde yaşanan topraklarda artık istenmez olmuşlardı. Tito öncesi Yugoslavya'da hüküm süren Alman idaresi kendilerine yakın gibi görünse de Türkler, vatanlarında, yani Yugoslavya topraklarında artık can güvenliğinden yoksunlardı. Balkan'ı mesken tutmuş çetecilerin katliam ve tecavüzleri de giderek Türkler üzerine yoğunlaşıyordu. Canlarını kurtarmak için kaçmaktan başka çareleri yoktu. Tek tesellileri göç etmeye zorlandıkları bu topraklara bir gün geri dönmeleri umuduydu.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat