Çam Ağacının Gölgesinde

Stok Kodu:
9786057212030
Boyut:
135-210-
Sayfa Sayısı:
160
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2022-12-27
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
Kitap Kağıdı
Dili:
Türkçe
9,30
9786057212030
752687
Çam Ağacının Gölgesinde
Çam Ağacının Gölgesinde
9.30
Sinema analiz yazıları, öykü ve denemeleri ile tanıdığımız Handan Kılıç bu sefer bir romanla okurlara sesleniyor. Kitapta göç, mübadele, yerleşememek, gidememek, dönememek, eve dönmenin yollarında savrulma, nesilden nesile aktarılan döngüsel kader konuları üzerinden kurgu ilerliyor. Yerleşemeyenlerin dünyasında romanın başkahramanı Hikmet başını sokacak bir yer, onu hayattan koruyacak bir sığınak bulabilecek mi? “Yerimi bulamadım. Döndüm dolaştım, dağlar nehirler aştım. Dere tepe düz gittim, yok. Milyarlarca insana bağrını açan koskoca dünya bana sığabileceğim bir yer göstermedi. Tam her şey yoluna giriyordu ki olanlar oldu. Bir süre devam etmeye çalıştım. “Hikmet halleder” lafı dillere pelesenk malum. Böyle alışmış herkes. Halledemedim, gölgene geldim. Al beni, dinle, dinlendir, sağalt, sahip çık! Kadim dostum çamla böyle selamlaştım. Ben doğduğumda en boylu poslu ağacıydı mahallenin. Yıllar sonra döndüğümde ondan başkası kalmamıştı sokakta. Gölgesinde serinlediğim, büyüyüp serpildiğim, her geldiğimde dertleştiğim çam ağacıydı karşılayanım. O yerindeydi, ben dışarda. Canım, asırlık çam ağacım! Sen şu hayatta yerini ne güzel de bulmuşsun. Peki ya ben ne olacağım?”
Sinema analiz yazıları, öykü ve denemeleri ile tanıdığımız Handan Kılıç bu sefer bir romanla okurlara sesleniyor. Kitapta göç, mübadele, yerleşememek, gidememek, dönememek, eve dönmenin yollarında savrulma, nesilden nesile aktarılan döngüsel kader konuları üzerinden kurgu ilerliyor. Yerleşemeyenlerin dünyasında romanın başkahramanı Hikmet başını sokacak bir yer, onu hayattan koruyacak bir sığınak bulabilecek mi? “Yerimi bulamadım. Döndüm dolaştım, dağlar nehirler aştım. Dere tepe düz gittim, yok. Milyarlarca insana bağrını açan koskoca dünya bana sığabileceğim bir yer göstermedi. Tam her şey yoluna giriyordu ki olanlar oldu. Bir süre devam etmeye çalıştım. “Hikmet halleder” lafı dillere pelesenk malum. Böyle alışmış herkes. Halledemedim, gölgene geldim. Al beni, dinle, dinlendir, sağalt, sahip çık! Kadim dostum çamla böyle selamlaştım. Ben doğduğumda en boylu poslu ağacıydı mahallenin. Yıllar sonra döndüğümde ondan başkası kalmamıştı sokakta. Gölgesinde serinlediğim, büyüyüp serpildiğim, her geldiğimde dertleştiğim çam ağacıydı karşılayanım. O yerindeydi, ben dışarda. Canım, asırlık çam ağacım! Sen şu hayatta yerini ne güzel de bulmuşsun. Peki ya ben ne olacağım?”
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat