Ağlatırsa Mevlâm Yine Güldürür

Stok Kodu:
9789754541410
Boyut:
125-200-0
Sayfa Sayısı:
217
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2000-01-01
Kapak Türü:
Karton
Kağıt Türü:
2.Hamur
Dili:
Türkçe
11,13
9789754541410
378742
Ağlatırsa Mevlâm Yine Güldürür
Ağlatırsa Mevlâm Yine Güldürür
11.13
Jivkov'un Bulgaristan'ına sizi küçük bir gezintiye çıkaran bu romanda; Türkiye'de Bulgaristan ajanı, Bulgaristan'da da Türk ajanı olarak suçlanan ve hayatı sürgünde, hapishanelerde sıkıntılar içinde geçen Cemil Hoca'nın acıklı hikâyesi anlatılmaktadır. Romanın kahramanı Cemil Hoca'nın şahsında Türklere, Çingelere, Pomak Türklerine uygulanan Jivkov zulmüne, soykırım ve şiddetine tanık olacaksınız. Ömer Osman Erendoruk Kimdir? Bulgaristan'ın Kırcaali şehrine bağlı bir köyünde doğan Ömer Osman Erendoruk (1934-2006) 1955'te Türk Pedagoji Okulu'ndan mezun oldu ve Türkçe öğretmeni olarak görev yaptı. 1952'den itibaren Türkçe gazete ve dergilerde şiir ve hikâyeleri yayınlandı, ilk kitabı 1965'te basıldı. Bulgaristan'da Türkçe eğitimin ve yayın hayatının yasaklanmasına rağmen Bulgarcayı kullanmadı, Bulgar zulmü önündeki en büyük edebi isim haline geldi. Türklere karşı başlatılan asimilasyon politikasına karşı yazdığı yazılar nedeniyle beş yıl ağır hapse mâhkum oldu. 1985'te Belene Ölüm Kampı'na sürgüne gönderildi, dört yıl sonra sınır dışı edilip Türkiye'ye sığındı.
Jivkov'un Bulgaristan'ına sizi küçük bir gezintiye çıkaran bu romanda; Türkiye'de Bulgaristan ajanı, Bulgaristan'da da Türk ajanı olarak suçlanan ve hayatı sürgünde, hapishanelerde sıkıntılar içinde geçen Cemil Hoca'nın acıklı hikâyesi anlatılmaktadır. Romanın kahramanı Cemil Hoca'nın şahsında Türklere, Çingelere, Pomak Türklerine uygulanan Jivkov zulmüne, soykırım ve şiddetine tanık olacaksınız. Ömer Osman Erendoruk Kimdir? Bulgaristan'ın Kırcaali şehrine bağlı bir köyünde doğan Ömer Osman Erendoruk (1934-2006) 1955'te Türk Pedagoji Okulu'ndan mezun oldu ve Türkçe öğretmeni olarak görev yaptı. 1952'den itibaren Türkçe gazete ve dergilerde şiir ve hikâyeleri yayınlandı, ilk kitabı 1965'te basıldı. Bulgaristan'da Türkçe eğitimin ve yayın hayatının yasaklanmasına rağmen Bulgarcayı kullanmadı, Bulgar zulmü önündeki en büyük edebi isim haline geldi. Türklere karşı başlatılan asimilasyon politikasına karşı yazdığı yazılar nedeniyle beş yıl ağır hapse mâhkum oldu. 1985'te Belene Ölüm Kampı'na sürgüne gönderildi, dört yıl sonra sınır dışı edilip Türkiye'ye sığındı.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat